|
|
 |
Dünya döndükçe herşey dönüyor ve yuvarlaklaşıyor. Bu yuvarlaklaşma dünya insanlarına da yansıyor. Gizli kaynaklar; "2070 yılında bütün dünya insanlarının -dünya kadar deneyimli ve sabırlı olmasa da- dünya gibi yuvarlak" olacağını belirtiyorlar.
Sorunumuz farklı olma çabası....
Aslında farklı olma degil, farklı olduğunu hissettirme cabası... Artık dünya insanlarımız her şeyi bir kenara bıraktı ve herkesten daha farklı nasıl olabileceklerini düşünmeye başladılar. Globalleşme ve liberalzm çubuğu her yerimize değdiğinden; bütün insanlar !!birey!!! olmanın verdiği mutlulukla neresini nasıl oyacağını/deleceğini ve nasıl konuşacağını, kime nasıl bakacağını, nasıl cekici bir şekilde "naber" diyeceğini bulmaya calışıyor. Şimdilerde sosyete ağzı lügatlar türetilmeye başlandı. Vejeteryanlık arterken, hayvansal terimlerin kullanımı çoğalmaya başladı. "oha oldum, ayımısın oldum, sanane oldum"...Nede olsa herkes özgür!!... Özgür bir ülkede yaşıyoruz ya! sana neci olduk.
Herşeye;
-Sana ne
-Bana ne
-Ona ne
Hiç bir şey bizi ilgilendirmiyor artık; Türkiye çarşafın içine girmiş, dışında kalmış, çöl olmuş kimsenin umrunda degil! Yarışmalarda tuttuğumuz yarışmacıya zeval gelmesin yeter! Eeee!.. hal böyle olunca farklılaşma çabası rock müziği dinleyenlere de yansıdı... Rock müzinin felsefesi çarpıtılarak, zıvanadan cıkmak olarak alğılanmaya başlandı. Rock müziği yapmak kadar rock müziğini dinleyebilmek / anlayabilmekte zordur. Şu günlerde rock müziği denilince aklımıza, zibidi olmak, ağzımızı yaya yaya konuşmak ve bana neci olmak gelmeye başladı.
-Baba ben rockçıyım anlamam memleket meselelerinden...
-Hoca boşver sallayalım kafaları...
Rock müziği -bazı kesimler tarafından kabul edilmese de- oluşumu ve gelişimi açısından toplumun ve özelliklede gençlerin, "düzen"e karşı duyduğu tepkinin yansıması olarak ortaya çıkmış, gelişimini sürdürmüş, düzenin dayattığı yaşam tarzını; emperyalist güçlerin/kodamanların tüketici toplum oluşturma anlayışını reddetmiş, tepkisel duruşunu ortaya koymuştur. Modadan bağımsız olarak kendi giyim tarzını oluşturmuşken, özgürlük ve dünya barışı olan felsefesini de temellendirmiştir. Bu giyim tarzı farklılığın çabası olarak değil, tek tip ve tüketici insan oluşturma cabasına karşı duyulan tepki sonucu ortaya çıkmıştır.
Ancak bizim sert(!) hiç bir işe yaramayan tek yapabildiği şey içtiği biraları saymak olan bazı zibidi sözde rockırlarımız, Rock müziğini bananecilik, soysuzluk, çökmüşlük, ve bitmişlik olarak algılıyorlar. Ve açınacak egolarını, popüler kültürden aldıkları minicik beyinleriyle coşturmaktan büyük bir haz alıyorlar.
Yazım size değil Rock müziği ve felsefesinden bihaber, kıçı kırık olan sözde rockerlaraydı...
Rock dolu ve anlamlı günler dilerim.
|
|
 |
|
|
|
|